Powered By Blogger

1 Nisan 2018 Pazar

Sahi Neydi Bu Doğal Ebeveynlik?

Buraları epeyi boşladım bu aralar farkındayım. Eylül büyüyor ve her geçen gün algısı daha da genişliyor. Malum devir teknoloji devri ve elimizdeki telefonlarla her şeyi yapar olduk. Haliyle çocukların da ilgisi bizim 'oyuncaklarımıza' kayıyor ister istemez. Önceden her anını kayıt altına alırdım. Şimdi telefonu elimde gördüğü an istiyor.😒 Bu sebeple telefonla olan ilişkime sınırlama getirdim.
 Ara ara okuduğum kitapların nacizene değerlendirmelerini paylaşacağımdan bahsetmiştim. Bu seferki okumalarım ebeveynlik üzerine.
 Sözü daha fazla uzatmadan "Işığın Yolu" isimli kitabın değerlendirmesi ile başlıyorum.🙆
Uzman Psikolog Nilüfer Devecigil'in kaleme aldığı sıcacık bir roman Işığın Yolu.  Yazar, hikayenin kahramanları üzerinden bu dönem çok popüler bir söylem olan "güvenli bağlanma" yı anlatıyor. Ayşenur ve Michael'ın aşklarını, ebeveynlik yolculuklarını gözünüzde canlandırırken, yazarın aralarda paylaştığı bilgiler sayesinde kendi yolculuğunuza gidiyorsunuz. Su gibi akan, bittiğinde yüzünüze bir gülümseme iliştiren kitaplardan. Bence bu kitabı okumak için ebeveyn olmaya gerek yok. Kendi bağlamamız üzerine de düşünmemizi sağlıyor çünkü. Size anlamsız gelen bazı davranışlarınızın altındaki küçük yaralarınızı keşfetmenize olanak sunuyor. Hemen oracıkta o yarayı pansuman dahi edebiliyorsunuz. Şefkatle sarılıyorsunuz içinizdeki küçük çocuğa. 
Kitapta bahsedilen terimlerden biri 'regülasyon'. Sanırım bunu düzenleme, sakinleştirme olarak çevirmek yanlış olmayacaktır. İçimizde kopan o fırtınaları dindirmeye regüle olmak deniyor. Çok öfkeliyizdir çünkü aslında anlatmak istediğimiz sey anlaşılmıyordur. Öfkenin altındaki gerçek nedeni bulduğunuzda ya da üzüntünün o zaman regüle oluyorsunuz. Yani bir tur anlaşılma ya da anlamlandırma hali bana kalırsa. Bunu kendi kendinize başardığınızda özregülasyon sağlamış oluyorsunuz. Benim ilk defa bu kitapta duyduğum terim mindfulness oldu. Mindfulness anda ve olayda kalmak, kendi farkındalığınızı arttırmak adına yapılan bir çalışmanın ismi. Bu alanda ülkemizde de yapılan bazı atölyeler var. Psikonet Yayınlarından çıkan bir kitapta var. Alınacak kitap listeme ekledim bile. 🙆Bu kitabı bir kelimeyle ifade etmek istesem, o kelime sıcacık olurdu. 💕 
 Gelelim Doğal Ebeveynlik kitabına...
 Bu kitabı hamileyken okumadığım için çok pişmanım. Lohusayken neden, neden, neden dediğim her şeyin cevabı içinde. 😀 İtiraf etmem gerekirse bu benim icin geç kalınmış bir okumaydı bereket versin ki en güzel kılavuzum kızım olduğu için doğru adımlar atmışım. Kitapta doğal ebevenlik için yapılması gerekenler madde madde anlatılıyor. Ancak bu maddeler için genel geçer ya da olmazsa olmaz gibi bir tutum yok anlatımda. Aslında madde kelimesi yerine doğal ebeveynlik esaslarını kullanmak daha doğru olur sanırım. Bu esaslardan birkaçı birlikte uyumak, bebek giymek, bebeğin ihtiyacına anında cevap vermek. Ben bu kitapta yazan tüm esasları uyguladım, uyguluyorum. Arada gelen o karamsar hisse rağmen çok şükür ki meyvelerini toplamaya başlıyorum. Şu ana kadar olan annelik serüvenimin hiç şüphesiz beni en zorlayan dönemi ilk 3 aydı. Eylül geceleri asla uyumaz, sabah 6 gibi uyur öğlen 12 gibi uyanırdı. Uyanık olduğu süre boyunca sadece emerdi. 2. ayının sonuna doğru dil bağı olduğunu bundan sebep sürekli emmek istediğini öğrendik. Dil bağını kestirince emmeler nispeten azaldı ama asıl hayatımı kurtaran doğru emme ve memeucu yaralarının iyileşmesi oldu. 3 ayın sonunda en azından gece gündüz kavramı oturdu. Yine benim dışımda kimsede sakinleşmez, gündüzleri kucağımda uyurdu. Bazen bu sürecin geçeceğine dair hiç umudum kalmazdı. Bu kitapta bu tarz bebekler için bir talepkar bebek tabiri kullanılıyor. İngilizcesi highneed baby. Hamileyken duydugum bu tabiri hemen görmezden gelirdim. Lakin korkunun ecele faydasi yok tabi.😀 Çok şükür ki bu highneed dönemi sona erdi. Nasıl mı? O talep etmeden gösterdiğim ilgi sayesinde.
 Ve son kitap... Bağırmayan Anne Baba Olmak.
Bu kitap ise tam da vaktinde okuduğum bir kitap oldu. Bu kitaptaki örnekler daha çok İngilizce'de toddler(yürüyen çocuk) ve teen(ergen) denilen yaş grubunu kapsıyor. Yer yer Amerikanvari konuşmaları olan eğlenceli bir dille yazılmış bu kitaptan bana kalan, önce kendine odaklan öğretisi oldu. Yani şöyle çocuğunuzun yaptığı bir şey sizi öfkelendirdiğinde, tetiklendiğiniz noktanıza odaklanın diyor. Mesela bir şeyle meşgul olduğumda Eylül, genelde istediği çoğu şeyi ağlayarak ister. Çünkü dikkatimi bu şekilde daha hızlı kendine çekebileceğini öğrendi. Bu davranışın beni, gergin olduğum zamanlarımda  öfkelendirdiğini farkettim. Diğer öğreti ise, kendinizden ve evliliğinizden vazgecmeyin oldu. 16 ayın tamamını birlikte geçirdik kızımızla. Sanırım artık annelikten küçük molalar alma vakti geldi.💜 Eylül' ün bensiz duramaz endişesini yine Eylül kendisi bozdu. Kuzenleriyle birlikte oynarken beni hiç aramadığını farkettim. 2 kere zorunlu hastane işleri süresini böylece sorunsuz atlattık. Bu kitapta onaylamadığım bir şey var yalnız. Bir bölümün çocuğunuza sizin de katlanacağınız cezalar verin gibi bir mesajı vardı. Hangi yaş grubuna dahil olursa olsun insan, ceza ile terbiye edilmemeli bana kalırsa. Biliyorum, mutlaka işlerin zora girdiği dönemler vardır ama her zaman şefkatli bir çözüm bulunacağına inanıyorum.💕
 Çok sevdiğim İngilizce bir şarkı vardır, This is My Way(Bu Benim Yolum)... Evet, arada tökezliyorum, bazen yanlışlar yapıyorum ama nerde hata yaptığımı farkedersem o anın telafisini yapıp yoluma öyle devam ediyorum.  Hep diyorum hep de diyeceğim. Eylül büyüyor ama beni de büyütüyor.🙏

1 yorum:

  1. İsmim Doktor Michael Baldwin, Iowa Lutheran Hastanesi'nin bir temsilcisi, Organ cerrahisinde uzmandırız ve böbreklerin satın alınmasıyla ilgileniriz ve hastamız böbreğe bağış yapmaya karar veren herhangi bir donöre büyük miktarda para ödemeyi kabul etti. onları kurtarın ve Iowa City, ABD'de bulunuyoruz.
    Böbreğinizi satmakla ilgileniyorsanız, lütfen ilerlememiz için bize geri dönmekten çekinmeyin.
    Ve eğer ilgilenirseniz bizim e-postamız: iowalutheranhospital@gmail.com

    YanıtlaSil