Powered By Blogger

20 Aralık 2017 Çarşamba

Önce Kendini Bil!

 Ünlü düşünür Aristoteles, bir akşam evine doğru yürürken, göğe çiçek gibi saçılan yıldızları izliyormuş. Renk renk, ışıl ışıl diye geçirmiş içinden. Dünya'da gibi ama değiller. Gözleri gökyüzünde, kimbilir başka ne gizler var içinde bu alemin diye düşünürken, ayağı yerde duran bir taşa takılmış ve tökezlemiş Aristo. Onu uzaktan seyreden yaşlı bir kadın, şöyle seslenmiş filozofa: Heyhat! Demek kendini bilmeyen insanoğlu, gökyüzüne merak saldı!
  O yıldızlar birden Aristo'nun beyninde parlamış. Demekki insan önce kendini bilmeli! Değil mi ki her insan farklı bir alem! demiş düşünür.
  Ben bu anekdotu dayımdan dinlemiştim. Sanırım lise 2. sınıftaydım. O zamandan beri aklımın bir köşesinde durur hep. Psikolojiye oldum olası bir merakım vardı ancak daha evvel de demiştim anne olduktan sonra benim kendime olan yolculuğum da başladı. Yeni şeyler öğrendikçe, eski öğrendiklerimi, öğretilenleri sorgulamaya başladım. O zaman, o yıldızlar benim de zihnimde parladı. Dedim ki sen yeni bir insan yetiştireceksin Fatma! Bu çok büyük bir sorumluluk. İşe kendini eğitmekle başlamalısın. O yüzden önce kendime dair okumalar yaptım.
  Size de o okumalardan beni en çok etkileyen iki kitaptan bahsetmek istiyorum.
  Evet ilki çok değer verdiğim bir öğretmen arkadaşım olan Tülay'ın önerisi olan Mod Terapisi: Diğer Yollardan Gitmek. 
Bu kitapta, bazı davranışlarımızın nedeni  "mod" ismini verdikleri birtakım şemalarla anlatılıyor. Ben bu kitapta neden kimseye hayır diyemediğimin cevabını, güç bela dediğim hayırın bana yaşattığı vicdan azabının nedenini buldum. Yaptığınız hiçbir iş sizi tatmin etmiyor, hep bir eksik, sorun arıyorsa zihniniz ya da üstesinden gelemediğiniz öfke krizleriniz varsa bu kitabı okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Jeffrey Young'un ortaya çıkardığı ve Türkiye'de Dr Alp Karaosmanoğlu'nun önderliğini yaptığı Şema Terapisi için yardımcı bir kitap. Bu ve benzeri konular hakkında bilgi alabileceğiniz psikonet.com adlı bir internet portalı da mevcut. Mod Terapisi, Psikonet Yayınları'nın Bilişsel ve Davranışçı Terapi serisinden. Serinin diğer kitaplarını da alınacak kitap listeme ekledim. Aynı serinin İyi Hissetmek isimli kitabı icin cok güzel yorumlar okudum. Onu da okur okumaz bende bıraktığı etkiyi sizlerle paylaşırım. Kitapta hemen hemen herkesin kendinden bir şeyler bulacağını düşünüyorum. Zira kitap, sizin kendinizi, davranışlarınızı anlamlandırmanızın yanı sıra çevrenizdeki kişilerin davranışlarının altındaki nedeni görmenizide sağlıyor. Size sorunu tanıtıp öylece bırakmıyor nasıl üstesinden geleceğinizin yardımını yapıyor. Bu bağlamda altı çizilip belki sıkıştıkça yeniden başvurulması gereken bir özelliğe de sahip.
   Gelelim okuması uzun zamanımı alan canım Şiddetsiz İletişim kitabına. Uzun zamanımı aldı sözü gözünüzü korkutmasın çünkü gerçekten bir çırpıda okunabilecek kitaplardan. Benim uzun zamanımı aldı çünkü Eylül ayaklandığından beri sadece o uyurken kitap okuyabiliyorum. Gündüz uykusu yok denecek kadar kısa olduğundan ve gece uykularına bizimle yatıp, bizimle kalktığından günde 5-10 sayfa okuyunca kendimi karda hissediyorum. Araya yakınmamı sıkıştırdığıma göre kitap değerlendirmemize dönebiliriz.🙈 
Bu kitap, aslında başlı başına ele alınması gereken bir kitap. Nerdeyse hemen hemen her sayfasında altı çizilesi cümleler var. 
Ben İletişim Fakültesi mezunuyum. Kendimce bu işte iyi olduğum kanaatindeydim. Yani kelimeleri iyi kurduğuma inanır tabiri caizse fena sayılmayacak bir demagog olduğumu düşünürdüm. Kendimi, hislerimi doğru ifade edemediğimi bu kitabı okuyunca çok daha net anladım. Ben hayatta birçok sorunun iletişim kurularak çözüleceğine inananlardandım. Bu kitabı okuduğumdan beri her şeyin Şiddetsiz İletişim ile çözülebileceğini düşünüyorum. Bu iletişim şekli dünyayı yaşanılır bir yer haline getirebilir. Dilimize yerleşen bazı kalıplaşmış yargıların iletişim içinde olduğumuz insanlara nasıl zarar verdiğinin farkına vardım. Hayal kırıklığı, öfke gibi hislerimizin altında giderilemeyen bir ihtiyaç olduğunu söylüyor bize bu kitap. Genelde bu hisler bizi sarmışken hepimiz muhatabımızı suçlarız. Oysa yargılamadan empati kurarak ne istediğimizi anlatabilsek belki "ne istediğini anlamıyorum" cümlesi tarihe karışacak.  Şiddetsiz İletişim'in can alıcı noktası: Empati.
Tdk empati sözcüğünü şöyle açıklıyor: 1. Aynı duyguları paylaşma. 2. Kendini duygu ve düşüncede bir başkasının yerine koyabilme. Ruh biliminde duygudaşlık. Hemen hemen hepimizin anlamını bildiği bu kelime hayatımızın neresinde peki? Bizimle empati kurulmasını istediğimiz kadar empati kuruyor muyuz? Kendi anneliğime, kurduğum iliskilerime bu soruyu soruyorum şimdi ben. Bazı yönlerimi törpülüyor, bazılarını dönüştürüyorum. Kendimle de empati kuruyor, artık gereksiz yükler edinmiyorum. İnsan önce kendisine şefkat duymalıymış şimdi cok daha net idrak edebiliyorum. Çünkü öz şefkat eksiğimiz varsa ilişkilerimize verebileceğimiz hiçbir şey kalmıyor. Yani o can yeleğini önce siz giyin ki gemiyi kurtarabilin. 
 Hepimizin ara ara kendini çıkmazda hissetiği olur. Hiçkimse mükemmel değil. Mükemmel olmayı, her şeyde mükemmeli aramayı bırakıyorum. Bu iki kitap bana çok şey kattı. Dilerim bu yazı sayesinde size de ışık olsun.✋

1 yorum:

  1. Biz Iowa City, Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan Iowa Lutheran Hastanesi temsilcisiyiz, bir kez daha hastalarımız için böbrek almak için buradayız ve onlar kurtarmak için bir böbrek bağışlamak isteyen herkese iyi bir miktar para ödemeyi kabul etmişlerdir. Bir bağışçı olmak ister veya bir Hayatı kurtarmak istiyorsanız, aşağıdaki e-postada bize yazabilirsiniz.

    Bu, sizin için tamamıyla zengin olmanız için bir fırsattır. Bizimle% 100 güvenli işlem garantisi veriyoruz ve garanti ediyoruz, her şey yasalara uygun böbrek bağışçılarına göre yapılacaktır.
    Artık daha fazla zaman kaybetmeyin, lütfen bize iowalutheranhospital@gmail.com adresinden yazın.
    Ayrıca whatsapp +1 929 281 1248 numaralı telefondan bizi arayabilir veya bizimle iletişime geçebilirsiniz.

    Iowa Lutheran Hastanesi.

    YanıtlaSil