Powered By Blogger

15 Ağustos 2012 Çarşamba

Balat'a Uğramadan Olmaz

Fotoğraf çekmeye yeni başlayan herkes gibi bende Balat'a uğramadan geçmedim. istiyorum ki çektiğim fotoğrafları beğeneyim ama yok olmuyor hep eksik hep eksik. o beğendiğim, bayıldığım fotoğrafçıların fotoğraflarının yakınından bile geçmiyor benim çektiklerim.
O gün birsürü fotoğraf çektim ve sadece bunu beğendim. Ayrıca tamam biliyorum bunda da teknik hatalar var. Belki bir gün yaa, belki bir gün diye ümit ediyorum işte...
Bu küçük hanımın adı: Beritan. Ben onunla tanıştığıma çok memnun oldum. Heeep mutlu olması dileğimle..

24 Mayıs 2012 Perşembe

Bu Aralar En Çok İstediğim Şey Bir VosVos Sahibi Olmak

  Ah benim küçük kamlumbağam, bir gün benim olursun inşallah diye başlayan milyonlarca dua senin içindir... Biz kızlar genelde arabaların beygir gücünden,motorunun silindir hacminden, efendime söyleyeyim bujilerinden falan anlamayız. Bizim için önemli olan bir arabanın şeklidir, sevimliliğidir falan... İşte beni kalbimden vuran da bu sevimli tosbağa...

   Bu araba için çıldıran insanlar var.. Çok da pahalı değil aslında; diyebilirm ki en pahalısı 7000-8000 dolaylarında. Malesef gel gör ki derdi arabayı aldığında bitmiyor. Bu küçük yaşlı kamplumbağalar, bakıma ve ilgiye aşırı muhtaçlar... Artık sayıları giderek azalıyor ne yazık ki... (Hoş bir aralar Behzat Ç. sayesinde sosyal medyada kolpa VosVos'çular üremedi değil! )
   Böyle işte sevgili okur... Bana dua edin de alayım bu şirin tosbağayı.

25 Şubat 2012 Cumartesi

Tembel Blogger

    Epeyi uzun bir aradan sonra, bloguma yeniden yazma sebebim sizsiniz sevgili Emel hocam. "Son sınıf öğrencisinin vakti hep dolu, aklı ise gidiktir." teorisinin canlı kanıtı gibiyim. O kadar uzun zaman olmuş ki yazmayalı, ancak perşembe günkü İnternet Gazeteciliği dersinde bir blogum olduğunu hatırladım...   
   Bu uzun zaman zarfınıda ne mi yaptım? Aslına bakarsanız pek de kayda değer bir şey yaptığım söylenemez. Hala bu sektörün içinde gerçekten bulunmak istediğimden emin değilim mesela. Hala iş bulamam kaygılarım var. Sırf mezun olunca iş bulamayacağım korkusuyla "staj" adı altında kölelik yapmaya eyvallah dedim. Şimdi bir haber sitesinde, yarım günümü günlük 5 liralık yemek karılığında copy/paste yaparak geçiriyorum... Öylesine çok şey öğrendim ki müthiş bir donanıma sahibim şu an(!) Kanaatimce biraz aklı olan herkes internet gazeteciliği yapabilir. Kesinlikle üstün bir kabiliyet gerktirdiğine inanmıyorum.
   22 yaşında biri için isteklerim çok mu fazla diye düşünüyorum bazen. her standart insanın isteyeceği şeyleri istiyorum aslında: İyi bir işle geleceğime yön vermek...
    Yaptığım staj görüşmelerinde sıkça duyduğum cümle şu: "Okul size mesleki anlamda hiçbir şey öğretmez!" Eee boşuna mı okuyorum o zaman bu canına yandığımın okulunda?! 4 yılımı heba mı ediyorum?! Bu mudur yani?! Ulan madem boşuna neden işe alırken diploma soruyorsunuz? Tabi diploma hiçbir zaman tek başına yeterli bir unsur değil. muhakkak diplomanın yanında sözü çeşitli camialarda geçen bir tanıdığınızın da olması gerekiyor! MÜİF'in beni bilgiye boğduğunu, mezun olduğumda gazetecilik için hazır ve nazır olduğumu iddia edemeyeceğim; ama boşuna okuduğumu da düşünmüyorum, düşünmek istemiyorum!...